2014 yılında Tinder’ın feminist alternatifi olarak piyasaya çıkan Bumble, mayıs ayında bir reklam kampanyası ile “anti-bekaret” reklamları yapmıştı. Buradaki bekaret hiç cinsel birliktelik yaşamamak değildi, özellikle kadınlar arasında gittikçe yayılan cinsellikten uzak durma akımı idi. Reklam kampanyası tahmin edersiniz ki linç yedi ve firma özür diledi.
Bumble’ın yaşadığı bu kriz aslında flört uygulamaları pazarında yaşanan krizin bir sorunuydu. Normal şartlar altında zamanla gelişmesi beklenen flört uygulamaları hem olumsuz deneyimler hem de sayısı azalan ücretli kullanıcılar nedeniyle krize girmiş durumda.
Kullanıcıların yarısı olumsuz deneyim yaşıyor
Bumble’ın bu ayki finansal raporlarına göre firmanın gelirleri yüzde 30 azalmış durumda. Çatısı altında Tinder, Match.com, OkCupid, Hinge gibi popüler uygulamalar yer alan Match Group da ücretli kullanıcı sayılarının gittikçe düştüğünü açıklamıştı. Öte yandan, Pew Araştırma’nın yaptığı çalışma kullanıcıların yarıdan fazlasının olumsuz çevrimiçi flört deneyimi olduğunu ortaya koydu.
Aynı araştırmaya göre uygulama kullanıcılarının %52’si kendilerini dolandırmaya çalışan birine denk geldiklerini belirtirken, kadın kullanıcıların sorunları ise daha ciddi. Kadın kullanıcıların %57’si çevrimiçi flörtün yeterince güvenli olmadığını veya hiç güvenli olmadığını belirtirken %85’i de ilgilenmediklerini belirttikleri kişilerin temas kurmaya çalışmayı sürdürdüğünü belirtti.
Araştırmacılara göre bu sorunlara ek olarak değişen yaklaşımlar da flört uygulamalarının yaşadığı krizde etkili oluyor. İnsanlar eski usül yüzyüze tanışarak flört etmeyi tercih ediyor.